İçinde ütmek olan toplam 36 kelime var. İçerisinde ÜTMEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ütmek olan kelimeler listesine ya da sonu ütmek ile biten kelimeler listesine göz atmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu: Kelime Bulma Makinesi .
Harf Sayısına Göre Kelimeler
15 Harfli Kelimeler
dirsek çürütmek, burnunda tütmek, davasını gütmek, minder çürütmek, yuvayı yürütmek, politika gütmek, ferman yürütmek
14 Harfli Kelimeler
ahkâm yürütmek, fikir yürütmek, gözünde tütmek, içini çürütmek, kafayı üşütmek, menfaat gütmek, vites büyütmek
13 Harfli Kelimeler
akıl yürütmek, bacası tütmek, maksat gütmek, ömür çürütmek
12 Harfli Kelimeler
davar gütmek, hedef gütmek, ocağı tütmek
11 Harfli Kelimeler
amaç gütmek
10 Harfli Kelimeler
kin gütmek, kan gütmek
9 Harfli Kelimeler
pörsütmek
8 Harfli Kelimeler
Büyütmek, Çürütmek, Yürütmek, Sürütmek, Ürkütmek
7 Harfli Kelimeler
Öğütmek, Üşütmek
6 Harfli Kelimeler
Gütmek, Tütmek
5 Harfli Kelimeler
Ütmek, Ütmek
Bazı Kelimelerin Anlamları (Kaynak: TDK)
Büyütmek
[-i] Büyük duruma getirmek, genişletmek; Yetiştirmek, bakmak; Abartmak, mübalağa etmek
""Büyüt bu fidanı ey genç / Hazır yeşermişken."; "Bir ara yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti.""
Çürütmek
[-i] Çürümesine sebep olmak; Eti bayatlatıp gevrek bir duruma getirmek; Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak
Gütmek
[-i; nsz] Hayvan veya hayvan sürüsünü önüne katıp otlatarak sürmek; Bir düşünceyi, bir duyguyu veya bir ilkeyi gerçekleştirmeye çalışmak; Bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek
""Amaç gütmek. Kin gütmek.""
Öğütmek
[-i] Bir araçla tane durumundaki nesneleri bir araçla ezerek un durumuna getirmek; Ezmek, çiğnemek
""Bu değirmen, günde ancak kırk elli çuval öğütebilirdi.""
Yürütmek
[-i; nsz] Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak; Gerektiği gibi yapmak, uygulamak; Bir yargıyı yerine getirmek, uygulamak; Kabul edilmesi veya tartışılması için bildirmek, açıklamak, öne sürmek; İşinden veya bulunduğu yerden çıkarmak; Habersiz olarak almak, çalmak
""İşlerini eskisi gibi yürütüyorlar."; "Mütalaa yürütmek. Muhakeme yürütmek."; "Seni, teğmene bel bağlayıp girdiğin bisküvi fabrikasından nasıl yürüttülerdi."; "Bizim kalemi yürütmüşler.""
Sürütmek
[-i] Sürüme işini yaptırmak
Üşütmek
[-i; nsz; nsz] Üşümesine sebep olmak; Üşüyüp hasta olmak, soğuk almak; Delirmek, aklını yitirmek
""Havanın üşütecek kadar serin olmasına göre sabah yakın.""
Ütmek
[-i] Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek; Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
[-i] Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek; Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
Ütmek
[-i] Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek; Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
[-i] Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek; Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
Tütmek
[nsz] Duman veya buhar çıkarmak; Dumanı geri vermek; Yaşamak, varlığını sürdürmek; İyi veya kötü kokmak
""Dumanı tütmekte olan bir vapuru görerek artık yerine dönmeyi akıl etti."; "Kahvelerin içi tüten ocakla göz gözü görmez bir hâldeydi."; "Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.""
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü